kalımsız

kalımsız
1. بائد [بائِد]
Anlamı: kalımlı olmayan
2. زائل [زائِل]
Anlamı: kalımlı olmayan
3. زاهق [زاهِق]
Anlamı: kalımlı olmayan
4. فائت [فائِت]
Anlamı: kalımlı olmayan
5. فان [فان]
Anlamı: kalımlı olmayan
6. متلاش [مُتَلَاشٍ]
Anlamı: kalımlı olmayan
7. هالك [هالِك]
Anlamı: kalımlı olmayan

Türkçe-Arapça Sözlük. 2015.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • kalımsız — sf. Kalımlı olmayan, kalıcı olmayan, yok olacak, fâni …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fâni — sf., Ar. fānī Ölümlü, gelip geçici, kalımsız Her fâni güneşten, çimden nasibini alıyor. Y. Z. Ortaç Birleşik Sözler fâni dünya …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fâni dünya — is. Ölümlü, kalımsız dünya …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ölümlü — sf. 1) Gelip geçici, kalımsız, fâni Onu hâlâ hiç olmazsa rüyalarında ölümlülerin sevdiği gibi sevebilir. H. E. Adıvar 2) is. İnsan Birleşik Sözler ölümlü dünya …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”